Türkiye mozayiğini oluşturan etnik topluluklar içinde en az bilineni ve en kapalı olanı kuşkusuz ki
Sabetaycılardır. Mistik Mesih Sabetay Zwi'nin öğretisini takip eden dışta Müslüman içte ise kabalistik
bir Yahudi yaşamını devam ettiren bu cemaatin tarihi kuşkusuz ki özellikle Scholem, Attiyas, Molho gibi tarihçiler
tarafından da yazılmıştır. Ancak Türk kültür ve siyaset yaşamında bu konuda hemen hemen hiç araştırma yapılmaması
"Evet, Ben Selanikliyim"'in yazılması mecburiyetini getirmiştir.
Sabetaycılar özellikle İttihat ve Terakki'den günümüze dek Türk siyasi hayatının vazgeçilmez unsurlarından biridirler.
Önemli pek çok siyasi aktör Sabetaycı kökenlidir ve bu konuda da pek
çok tartışma yapılmaktadır.
Bu nedenle "Evet, Ben Selanikliyim" adeta üstü kapatılıp tabu haline getirilen böylesine önemli bir
konunun Türkiye gündemine getirilmesi için önemli bir görevi üstlenmiştir.
Medyada Sabetaycılığın yeniden tartışılır hale gelmesi bu kitapla olmuştur.